Bizi instagram adresimizden takip edebilirsiniz. "@tarihinicinden4" takip etmeyi unutmayın!!!
Eski Türk toplumlarında kadının yerinin çok yüksek olduğunu zaten biliyoruz. Kadın için şiirler yazılmış, abideler dikilmiş ve şehirler kurulmuştur. Orhun Anıtlarında "kız" kelimesi pek çok yerde geçmektedir. Eski metinlerde geçen "hatun" kelimesi bugün olduğu gibi "eş" anlamında kullanılmıştır. Çinliler Türk kağanlarına eş verdiklerinde "hatun" kelimesini prenses ve kraliçe anlamında kullanmıştır. Bumin Kağan'ın karısına Çinliler tarafından "K'o Tun" yani hatun denilmiştir.
İslamiyet öncesi Türk devletlerinde, Türk kadını devlet siyasetine karışıp söz sahibi olmuştur. Hatun devlet işlerinde kocası ile birlikte emirnameler, resmi yazışmalar imzalamıştır. Uygurlarda Kağan'ın eşi yahut annesi, Göktürk dönemindeki gibi kağanın yanında bulunur ve ona her türlü konuda yardım ederdi. Uygur Kağanı savaşta olduğu zaman annesi Uluğ Hatun halkın arasında çıkan olaylara ve davalara bakardı. Kağan'ın eşi yapılacak antlaşmalarda da büyük rol oynardı.
Türklerin çok tanrılı dönemlerinde Tölesler'de kadın şamanlar görülmektedir. Fakat bunlar düzenlenen büyük törenlere katılmazlardı yerlerini rahiplere bırakırlardı.
Altay Türklerinin pek çok destanında kadının sadakati anlatılırdı. Eski Türk saraylarında hatunların cariyeleri ve kendilerine ait otağları vardır. Sarayda yaşayan Türk kadınları yaşayışları ve giyinişleri ile halk kadınlarından farklıydı. Eski Türk kadınlarının giyimlerini din ve komşu milletler etkilemiştir. Mani ve Budizm etkisi görüldüğü gibi Hind ve Çin kadınlarının giyimlerinde kullandıkları kumaşlarda örnek olmuştur.
Elbise etekleri çoğunda yere kadar inmekte, üstte bluz ve onun altında yine uzun eteklikleri vardı. Bellerine "bilbağı" denilen kemer takarlardı. Etük denilen ayakkabı, terlik ve uçuk denilen çorap giyerlerdi.
İdare eden sınıf ve çok zengin aileler dışında Türklerde çok evlilik görünmemektedir. Evlilikte erkek evin tek hakimiydi. Bazı durumlarda üvey anneler ile evlenmelere rastlansa da, Eski Türk yazıtlarında hiçbir zaman çok kadın almanın izine rastlanmamıştır.
İlk Türk kadın hükümdar Tomris Hatun |
Uygur devlet yönetim minyatürü |
Altay Türklerinin pek çok destanında kadının sadakati anlatılırdı. Eski Türk saraylarında hatunların cariyeleri ve kendilerine ait otağları vardır. Sarayda yaşayan Türk kadınları yaşayışları ve giyinişleri ile halk kadınlarından farklıydı. Eski Türk kadınlarının giyimlerini din ve komşu milletler etkilemiştir. Mani ve Budizm etkisi görüldüğü gibi Hind ve Çin kadınlarının giyimlerinde kullandıkları kumaşlarda örnek olmuştur.
Göktürk parası üzerinde Kağan ve Hatun |
Elbise etekleri çoğunda yere kadar inmekte, üstte bluz ve onun altında yine uzun eteklikleri vardı. Bellerine "bilbağı" denilen kemer takarlardı. Etük denilen ayakkabı, terlik ve uçuk denilen çorap giyerlerdi.
İdare eden sınıf ve çok zengin aileler dışında Türklerde çok evlilik görünmemektedir. Evlilikte erkek evin tek hakimiydi. Bazı durumlarda üvey anneler ile evlenmelere rastlansa da, Eski Türk yazıtlarında hiçbir zaman çok kadın almanın izine rastlanmamıştır.
Bizi instagram adresimizden takip edebilirsiniz. "@tarihinicinden4" takip etmeyi unutmayın!!!